Eugène Henri Paul Gauguin (d. 7 Haziran 1848, Paris– 9 Mayıs 1903), Fransız ressam.
Eugène Henri Paul Gauguin, 7 Haziran 1848, Paris’te doğan, Post-Empresyonist bir ressamdır. 1851’de ailesiyle birlikte Peru’ya yerleşir. Babası yolculukları esnasında ölür, Lima, Peru’da annesi ve kızkardeşi ve amcasının ailesiyle birlikte 4 yıl yaşayan Paul ve ailesi 1855’te Paris’e döner. 17 yaşında pilot asistanlığı yapan Paul sonrasında bir süre donanmada çalışır. 1871’de Gauguin, Paris’e dönerek borsacılık yapmaya başlar. 1873’te Mette Sophie Gad adlı Danimarkalı bir bayanla evlenen Gauguin’in sonraları 5 çocuğu olur. Gauguin çocukluğundan itibaren sanata meraklıdır. Boş zamanlarında resim yapar. Gauguin, Camille Pissarro ile arkadaşlık kurar. Sanatında ilerlemeye başlayınca bir stüdyo kiralar, 1881-1882 yılları arasında düzenlenen Empresyonist sergilerde eserleri sergilenir. Bir süre yazları Pissarro ve Paul Cézanne ile resim yapar. 1884’e geldiğimizde Gauguin ailesi ile Kopenhag’a taşınır. Burada iş alanındaki yaşadığı başarısızlıklar onu tüm zamanında resim yapmaya yöneltir ve ailesini burada bırakarak büyük oğlu ile birlikte Paris’e geri döner. Bu dönemde Vincent Van Gogh, Gauguin’i Arles’e çağırır ve burada 9 haftayı resim yaparak birlikte geçirirler. Ancak sonrasında yalnız kalmanın etkisiyle depresyona girer ve intihara kalkışır. Empresyonizm Gauguin’e istediklerini veremez olmuştur bundan dolayı Afrika ve Asya sanatı kendisine daha mistik ve çekici gelir özellikle de Japon kültürü. Folklorik sanat ve Japon sanatının etkisi altına girer.
1891 yılında Gauguin mali açıdan kötü durumdadır. Üstelik bir ressam olarak çok da tanınmamaktadır. ‘Taze balık ve meyve’ için tropik bir adada yaşamak amacıyla bir kaç teşebbüsü olmuş bu da oldukça primitif bir tarzda resim yapmasına sebep olmuştur. Kısa bir süre Panama Kanalı, Tahiti’de yaşamıştır ve Tahiti’de yaşarken ‘Fatata te Miti (By the Sea)’, ‘la Orana Maria’ (Ave Maria) adlı tablolarını yapmıştır. 1897’de Punaauia’ya taşınarak burada da en önemli eseri olan ‘Where Do We Come From’ adlı tablosunu yapar. Hayatının geri kalanını Markiz Adaları'nda geçirmiştir. Bu dönemde Avant et Aprés (Before and After) adlı anıları, sanat eserleri hakkında yorumlarından oluşan bir kitap yazmıştır
1903 yılında kilise ve hükümetle ile yaşadığı bir problem sebebiyle 3 ay hapse mahkum olmuş, ancak hapse giremeden hastalanarak 54 yaşında ölmüştür. Paul Gauguin’in çalışmalarına olan rağbet ölümünün hemen ardından sonra olur. Çalışmalarının bir çoğu Rus koleksiyoncu Sergei Shchukin tarafından toplanır. Koleksiyonun bir kısmı Pushkin Müzesi’nde sergilenmektedir. Gauguin’in eserleri nadiren satılığa çıkarılmakta ve fiyatları 39,2 milyon dolara kadar ulaşmaktadır. Gauguin diğer bir çok ressamı özellikle de Arthur Frank Mathews’u etkilemiştir. Tahiti’de bulunan Japon tarzındaki Gauguin Müzesi bazı fotoğrafları, belgeleri ve bazı tablolarını içermektedir.(Kaynak: wikipedia)