18 yaşında cinayetle suçlanan ve ölümle yargılanan bir genç ve bu gencin geleceği için karar verecek 12 juri üyesi.
İşte 96 dakika boyunca tek bir mekanda bu juri üyelerinin tartışmalarını izliyoruz ama sıkılmıyoruz.
Adalet, suç, ceza, hukuk, juri vs gibi bir çok kavramı tekrar sorgulamaya başladığımız bu filmin henüz başlarında, insanların diğer insanların yaşamları hakkında ne kolay karar verdiğini görürüz. Jurinin, üç beş dakikalık konuşmalarının ardından yaptıkları oylamada, idam cezası alacağını bilmelerine rağmen genci suçlu bulmaları, insan kararlarının ne kadar isabetli olduğunu, Necip Fazıl'ın da Reis Bey eserinde tartıştığı ceza felsefesindeki "bir masuma kıymaktansa, bir cürümlüyü serbest bırakmak yeğdir" görüşünü sorgulatır, kişisel yaklaşımımızı açık eder.
8.Juri üyesinin itirazıyla karar alınamaz. Suçun kesinliğine inanan ve yapacak işlerine dönmek için acele eden diğer juri üyeleri için bu can sıkıcı bir durumdur.
Bundan sonrasında ise filmin, ABD Kongre Kütüphanesi tarafından "kültürel, tarihi ve estetik olarak önemli" filmler arasına seçilmesine neden olan diyalogları izleriz.
Konu hukuk olunca daha derinlikli tartışmalar olabilirdi yine de yaklaşım olarak filmi çok başarılı buluyoruz.